Üvey anne ve üvey oğlu arasında gelişen gizli bir ilişki, arzuların sınırlarını zorlamakta. Kadının içindeki tutku, oğluna karşı hissettiği koruma ve sevgi ile birleşirken, bu duygularını ne kadar derinlere gömdüğünü anlamakta zorlanıyor. Oğul, annesinin sütünü emmek istemesi için onu ikna etmeye çalışırken, ikisi de içlerindeki yoğun gerilimi hissediyorlar. Üvey annenin memeleri, onun geçmişte yaşadığı deneyimlerin hatıralarıyla dolu; ayrıca bu durum kadına kendini tekrar genç hissettiriyor. Aralarındaki dinamik, zaman geçtikçe daha da yoğunlaşıyor ve her geçen an, arzularını gün yüzüne çıkarıyor. Bunu başarabilmek için bir araya geldiklerinde, kadının zihninde birçok soru beliriyor: Acaba bu doğru mu? Ama bir yandan da bedenleri, kuralların dışına çıkmayı bekliyor gibi görünüyor. Oğlunun yakından ilgilenmesiyle beraber ona daha yakın olmanın verdiği heyecanla dolup taşıyor. Kendi isteklerini bastırmaya çalıştığı anlarda bile, onun etrafında dönen her şeyin cazibesi onu sarhoş etmiş durumda. Bu anların içinde kaybolmuşken, üvey anne cesaretini toplayarak erkeğe yeni şeyler denetmeye başlıyor. “Kendini rahat bırak,” diyor; sesindeki yumuşaklık, iştah açıcı bir çağrı gibi geliyor. Aralarında kurulan bağ güçlenirken, ikisi de duygusal yüklerinden arınmanın yollarını keşfediyorlar. Zaman geçtikçe gerilim doruk noktasına ulaşırken, hepsinin kalp atışları hızını artırıyor ve geleneksel sınırlar tamamen ortadan kalkıyor. Bu sırada üvey annenin memelerindeki baskı artarken erkek de ondan aldığı keyfi sonuna kadar yaşıyor. İkisi de birbirlerinin ihtiyaçlarını karşılamaktan haz alırken aşk ve şehvet iç içe geçmiş halde devam ediyor. Geçmişteki tüm tabu kavramları yerle bir olurken iki taraf da kendilerini buluyorlar; özgürlükleriyle birlikte ortak zevklerinin tadını çıkarıyorlar. Bu renkli dünyada her şey mümkün ve her geçen saniye onları daha da derinlemesine bağlıyor…